Sohbet muhabbet serimizin ikincisini VALORANT sahnesinin başarılı isimlerinden Berkay ” buzlumuzlusut ” Tekin ile gerçekleştirdik ve kendisiyle keyifli bir röportaj yaptık. Son olarak İstanbul Wildcats çatısı altında mücadele eden ve VALORANT sahnesinin en tatlı kullanıcı adlarından birine sahip olan Berkay Tekin’in hedeflerine dair samimi açıklamalarda bulunduğu röportajımıza geçelim.
1-Merhaba, bize kendinizi tanıtabilir misiniz?
Merhabalar, ben Berkay ” buzlumuzlusut “ Tekin. 26 yaşındayım, Ankara’da yaşıyorum. Bir yandan profesyonel olarak VALORANT oynuyor, bir yandan da Twitch üzerinde yayıncılık yapıyorum.
2-FPS oyunlarına ilginiz ne zaman ve nasıl başladı? Daha önce farklı bir oyunda profesyonel oyuncu olmak için kendinizi sınadınız mı?
2001 yılında ilk bilgisayarımı aldığımda CS 1.3, sonrasında CS 1.5 ile FPS oynamaya başladım. Sonrasında hemen hemen tüm CS, BF ve COD serilerini online olarak oynadım. Bu oyunlarda online veya lokal offline turnuvalara katıldım fakat hiçbir zaman profesyonel olmak gibi bir gayem olmadı, hiçbir zaman denemedim. Fakat sürekli olarak keyif alıyor, oynuyor ve yetenekli olduğumu da düşünüyordum.
3-No Org Found olarak başarılı geçen bir VCT 2021: Türkiye 1.Aşama mücadelesi sonrasında İstanbul Wildcats ile anlaşmıştınız. Bu süreç nasıl gerçekleşti?
Aslında bu süreç First Strike döneminde Trampet takımına uzanıyor. Trampet olarak güzel bir uyum yakalayıp turnuvaya katılmıştık, o dönemin büyük takımlarına karşı da önemli galibiyetler almıştık. Sonrasında oyuncularımızdan birisi rahatsızlanıp oyunu turnuva ortasında bırakmak durumunda kalınca, takım dağıldı. Orada böyle bir talihsizlik yaşayınca, yeni bir kadro kurup oynamaya karar verdim. Sonrasında oyuncu deneme süreçleri vs. derken NOF kadrosu ortaya çıktı. NOF olarak kısa zamanda belli bir noktaya kadar vardık, oynanan oyun da potansiyeli olduğunun sinyalini veriyordu. Böylelikle bir süre istediğimiz teklifi almayı bekledik, birçok kulüp ile görüştük ve bizi tatmin eden teklif nihayetinde İstanbul Wildcats tarafından geldi. Böylelikle kadrodan 4 oyuncu IW bünyesine, Kipperman ise Sangal bünyesine katıldı.
4-İstanbul Wildcats olarak bireysel açıdan yetenekli bir kadroya sahiptiniz. Takım içinde değişikliklere gitseniz de istediğiniz başarıyı bir türlü yakalayamadınız. Bize bu süreçten ve turnuvalarda yaşadığınız sorunlardan bahseder misiniz? Sizin gözünüzden problem tam olarak neydi?
Kadro bireysel olarak yetenekli, mekanik olarak güçlü oyunculardan oluşuyordu. Bu bir takımı belirli bir noktaya kadar götürüyor zaten. Ancak sonrasında takım oyunu, kimya, iletişim, yapısal oyun ve bireylerin bu oyunu ne kadar uygulayabildiği konuları devreye giriyor. Sürekli olarak oyuncu değişmesi, takımın kimyasının bir türlü uyuşmaması, bazı bireysel eksiklikler, çalışmada yöntem hataları ve oyun anlayışının oyuncular arasında farklı olması o ahengin sağlanmasına engel oldu.
5-Takımda kaptanlık rolünü üstleniyordunuz. Ayrılığın ardından yayınladığınız metinde takımdaki bazı sorunlardan bahsettiniz. Bu süreçte kaptan olarak nasıl bir dönemden geçtiniz?
Takımın hem oyun içi, hem oyun dışı problemlerini çözmek için uzun süre çaba sarf ettiğime inanıyorum. Gerek mental anlamda, gerek strateji anlamında ciddi bir mesai harcadım. Doğru ya da yanlış birçok yol denedik çözüm üretebilmek için herkesle beraber. En sonunda çözüm yolları tükenince, daha fazla zorlamak herkes için zaman kaybı olacaktı. Bireysel olarak potansiyelimi gösteremiyor olmak, başarıya yaklaşamıyor olmak artık benim canımı sıkmaya başlamıştı. Bu nedenle ayrılık kararı almanın geriye kalan tek çözüm yolu olduğuna inandım ve takımdan ayrıldım. Sonrasında da takımdan peşi sıra ayrılıklar geldi ve nihayetinde kulüp yeni bir yapılanmaya gitti. Son durumun herkes için daha iyi olduğunu düşünüyorum.
6-Kişisel antrenmanınız nasıl gidiyor? Kişisel olarak bir gününüzden bahseder misiniz?
Bu süreç benim için her ne kadar zorlayıcı da olsa, kamçılayan ve hırsımı besleyen bir yanı da oldu. Bu yüzden kişisel olarak gelişimimi, ivmemi en yüksek noktaya çıkarmaya çalışıyorum. Günlük olarak önce bir uygulamada aim antrenmanı ile başlıyorum, sonrasında oyun içinde poligon ve ölüm maçına giriyorum. En son da dereceli maçlarla tamamlıyorum. Akşamları ise mümkün mertebe tüm bölgelerden takımları izliyor, o maçlardan hem kendime hem de takım oyununu geliştirmeye yönelik çıkarımlar yapmaya çalışıyorum.
7-Espor sahnesine dair hedeflerinizden bahseder misiniz?
Anlayış olarak uyum sağlayabildiğim bir ekip ile önce Türkiye’de, sonrasında Avrupa’da ve dünyada başarılı olmak istiyorum. Ortalama bir oyuncu olmak ve ortalama bir takımda oynamak beni hiçbir zaman tatmin etmedi, etmiyor. Bu hedefleri başarana kadar da bu şekilde devam etmek istiyorum.
8-VALORANT sahnesine atıldığınız ilk zamana dönseniz neyi değiştirmek isterdiniz?
İlk atıldığım zaman profesyonel olmak gibi bir gayem yoktu, belki biraz daha erken profesyonelliğe adım atıp şimdiye oturmuş bir takımın içinde daha erken bulunabilirdim.
9-EMEA Challengers Playoff mücadeleleri başladı. Favoriniz ve turnuvada parlayacağını düşündüğünüz kişi kim?
Favorim kesinlikle Acend, oyunlarını çok domine ve keyifli buluyorum. Diğer turnuvalarda olduğu gibi bu turnuvada da cNed’in parlamaya devam edeceğine inanıyorum.
10-Size göre EMEA Challengers Playoff mücadelelerinde sürprizi hangi takım yapabilir ve neden?
Supermassive Blaze’den bir sürpriz bekliyorum. İlk izlediğimiz turnuvalarında henüz çok yenilerdi. Turnuva sonrası zamanı iyi değerlendirip oyunlarını ilerletebilirler diye düşünüyorum. Hem yetenekli oyunculara, hem de iyi bir teknik ekibe sahipler. Bu defa ciddi bir başarı gelirse güzel bir sürpriz olabilir.
11-VALORANT sahnesinde sizi en çok heyecanlandıran isim kim?
Bu soruya da cNed cevabı verebilirim. Belki de ilk defa bir Türk oyuncu, bir oyunda “enlerin eni” olma potansiyeline sahip ve bu yolda ilerliyor. cNed hem kişilik olarak sevdiğim bir kardeşim, hem de çok beğendiğim bir oyuncu. Bu yüzden izlerken ve başarılı oluşuna şahit olduğumda heyecan duyuyorum, bu şekilde yükselerek devam etmesini de istiyorum.
12-VALORANT espor sahnesine atılmak isteyen genç ve deneyimsiz kişilere ne gibi önerilerde bulunursunuz?
Espor’un her şeyden önce bir iş olduğunu, bunun profesyonel bir şekilde gerçekleştirilmesi gerektiğini kavramaları lazım. Ancak bunu yaparken amaç para kazanmak olmamalı. Çünkü bu işte para bir sonuç, asla amaç değil. Türkiye’deki oyuncuların büyük bir kısmında profesyonel olma konusu sıkıntılı. Çünkü bana kalırsa bu oyunu ücret karşılığı oynadığınızda değil, bunun bir takım oyunu olduğunu kavradığınızda, hayatınızdaki öncelik sırasını doğru konumlandırdığınızda ve gerekli çalışmayı yaptığınızda profesyonel oluyorsunuz.
13-Espor için oyunculuk kariyeriniz sonlandığında ne yapmayı düşünüyorsunuz? Espor sahnesinde koçluk ya da yöneticilik gibi bir düşünceniz var mı?
Bu soruyu cevaplamanın henüz çok erken olduğunu düşünüyorum. Çünkü oyunculuk misyonumu tamamlamama bir hayli var. Sonrasında büyük ihtimalle koçluk veya yöneticilik düşüneceğim. Çünkü bu yaşıma kadar bir yandan da kendimi bu alanlarda eğittim ve geliştirdim, ayrıyetten sektörün içinde de bulunmak istiyorum. Ancak söylediğim gibi, bunun daha çok zamanı var.
14-Son olarak takipçilerine söylemek istediğiniz veya eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Destekleyen herkese muzmutlu günler dileyebilirim.
Berkay ” buzlumuzlusut ” Tekin’e bize zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı için teşekkür eder, kariyerinde başarılar dileriz.
The Elder Scolls V: Skyrim oyun tarihinin gördüğü en deli fan kitlesine sahip oyunlardan biri.…
Geliştirici stüdyo Bethesda Softworks’ün dünya üzerinde bulunan tüm konsollara, bilgisayarlara ve mobil platformlara port ettiği…
Coffee Stain Studios’un geliştirdiği ve yıllardır erken erişim halinde Steam üzerinden satılan oyunu Satisfactory, resmi…
Astrobot markası, bir önceki konsol olan PlayStation 4’te olduğu gibi PlayStation 5 için de bulmaca…
Özellikle Türk oyun severler tarafından oldukça saygı duyulan oyun firmalarından olan CD Project Red, 2015…
Aylarca hatta bazı oyun severler için yıllarca süren mistik bekleyişten sonra sonunda Sony PlayStation 5…