Epic Games her hafta ücretsiz oyun vererek bu sıkıntılı dönemde oyunseverleri mutlu etmeye devam ediyor. Epic, oyunculara çok iyi bir sürpriz yaparak bu hafta vereceği ücretsiz oyun sayısını üçe çıkardı. Bu hafta Epic Games’in yaptığı güzel kampanya ile birlikte oyuncular toplam değerleri 235 TL olan The First Tree, Deponia: The Complete Journey ve Ken Follett’s The Pillars of the Earth oyunlarına 22 Nisan saat 18.00′e kadar ücretsiz olarak sahip olabilirler!
Eğer siz de artan vaka sayılarından dolayı eve kapandıysanız, sahura/iftara kadar canınız sıkılıyorsa ve yeni oyunlara başlamak istiyorsanız, yepyeni ve ücretsiz oyunlar Epic Games’ten geliyor. Her zaman söylediğimiz gibi ücretsiz oyunlar ve indirimler konusunda dijital oyun platformlarının en bonkör platformu olan Epic Games, yine ücretsiz oyunlarla bizleri yani oyunseverleri mutlu etmeye devam ediyor. Epic Games, verdiği ücretsiz oyunlardan dolayı; bu yazımızda da bahsettiğimiz gibi 300 milyon dolar zarara girmiş ve kâra geçmesi şu an için zor gözükse bile ücretsiz oyun dağıtma politikasına kararlı bir şekilde devam ediyor ve bundan sonrada edecek gibi duruyor. Elbette orada Apple ve Epic Games arasında bir dava hatta bir süreç ilerliyor fakat detaylar ne olursa olsun, Epic Games’in bu politikası biz oyunculara yarıyor ve umarız daha uzun seneler devam eder. Gelin şimdi birlikte Epic Games’in bu hafta verdiği üç ücretsiz oyuna göz atalım.
Evet arkadaşlar, Epic Games’in bu hafta verdiği oyunları tanıtmaya ilk oyunumuz ve çok da zevkli bir oyun olan Deponia: The Complete Journey ile başlayalım. Öncelikle oyunumuz 8 Temmuz 2014 tarihinde aynı zamanda geliştiricisi de olan Daedalic Entertainment tarafından yayınlandı. Çıkış yaptığı ilk günden beri oldukça beğenilen oyunun Steam puanları ve yorumları da oldukça olumlu. Oyun; görünüş itibariyle çok basit bir görünüme sahip olsa da oynanış ve hikaye olarak hiç de öyle değil. Oyunumuzun grafikleri ve oynanışı her ne kadar yeni nesil oyunlar gibi olmasa da hikaye ve araştırma açısından oldukça doyurucu bir oyun olduğunu söyleyebilirim. Oyun kendimizi birden bire hiç tahmin edemeyeceğimiz durumlar içerisinde bırakıyor. Ve sizler de taktir edersiniz, bu durum oyun keyfini arttırırken sıkılmayı da yüksek oranda engelliyor.
İlk olarak oyundaki en büyük amacımız bulunduğumuz ve nefret ettiğimiz çöplükten kurtulmak. Edindiğimiz bu amaçta bizi oyun içerisinde çok farklı bir hikayenin ortasına koyuyor. Yukarıda da söylediğim gibi oyun her ne kadar basitmiş gibi dursa da oyun araştırma ve bulmaca temelli bir oyun olduğu için oyunu kavramak ilk başlarda biraz zorlayıcı olabiliyor. Düşe kalka öğrenmeye ve oynanışa alıştıktan sonra oyunda bazı detayları görmemiz ve akıl yürütmemiz isteniyor. Deponia: The Complete Journey’i oynarken aynı zamanda beynimizin büyük bir kısmını kullanmak zorundayız. Yani oyun detayları önemsiyor ve bizimde dikkatli olmamızı istiyor. Dediğim gibi oyun tam anlamıyla çok iyi bir araştırma oyunu ama kesinlikle sıkıcı değil. Çok güzel ve dinamik birde hikayesi mevcut. Hele öyle bir hikaye ki Türk dizilerini aratmayacak cinsten. 109 TL fiyata sahip olan bu oyunu kesinlikle denemenizi öneririm sizin için oldukça keyifli bir deneyim olacaktır. Oyunun Epic Store sayfasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz Şimdi gelin birlikte oyunun sistem gereksinimlerine göz atalım.
Şimdi gelelim ikinci oyunumuzu incelemeye. Şimdiki oyunumuz bence bu hafta verilen ücretsiz oyunlar arasındaki en iyi oyun. Hatta öyle ki oyunumuz, Ken Follet’in en çok satanlardan olan “Bir Katedralin Öyküsü” kitabından uyarlandı ve
Daedalic Entertainment tarafından 15 Ağustos 2017 tarihinde yayınlandı. Eğer kitap okumayı seviyorsanız “Bir Katedralin Öyküsü” kitabını okumanızı öneririm, gerçekten çok iyi bir kitaptır. Bunun yanı sıra oyunun uyarlaması da neredeyse kitaptakinin aynısı olmuş. Gerçekten geliştiriciyi tebrik etmek gerekiyor. Mesela bazen bir oyun kitaptan uyarlanır ama tutmaz ya, mesela LOTR (yeni gelecek oyundan bahsetmiyorum) gibi, ama bu oyun kesinlikle öyle bir oyun değil. Tamamen kitapla paralel giden ve sizi derinden etkileyen bir yapısı var. Yani böyle dedim diye de oyunu çok romantikleştirmeyin sakın, oyun macera oyunu. Yukarıda oyunun güçlü hikayesinden ve atmosferinden bahsettim.
12. yüzyıl İngiltere’sinde, orta çağda geçen ve uzun soluklu bir oyun deneyimi sunan oyunumuz öncelikle bizi hayatından ve tek düze yaşamaktan sıkılıp sürekli katedral inşa etmeyi hayal eden bir taş ustasıyla içine alıyor. İngiltere’nin Kingsbridge kasabasında geçen oyun içerisinde bulundurduğu o sanat dokusu, atmosferi ve hikayesiyle birlikte sizleri çabucak o orta çağ dönemine götürüyor. Oyunda toplamda üç ana karakteri; Jack, Aliena ve Philip’i kontrol ediyoruz. Farklı hikaye bölümleri olan oyun; genel anlamda katedral inşası çevresinde geçse de çeşitli fakat birbiriyle bağlı çok güzel bir hikaye bütününden oluşturulmuş. Kesinlikle denemeniz gereken ve eğer tarih seviyor, o dönemleri de merak ediyorsanız sıkılmayacağınızı garanti ederim. Normal fiyatı 109 TL olan bu oyunu kaçırmayın! Oyunun Epic Store sayfasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. Şimdi gelin birlikte oyunun sistem gereksinimlerine göz atalım.
Gelelim bu haftanın verilecek son ve en duygusal oyunu olan The First Tree‘yi daha yakından tanımaya. Öncelikle The First Tree herhangi bir şirket veya büyük bir oyun firması tarafından yapılmadı. Oyun; David Wahle adında tek kişilik ekip gibi olan bir geliştirici tarafından geliştirildi ve 14 Eylül 2017 tarihinde aramıza katıldı. Oyunumuz ana merkezinde iki paralel hikayeyi barındıran bir üçüncü şahıs simülasyon ve keşif oyunu. Alaska kırsalında geçen oyunda ailesini arayan ve babasıyla bağlarını güçlendirmek isteyen yani aileyi yeniden bir araya getirmeye çalışan bir tilkiyi kontrol ediyoruz.
Oyunda her ne kadar bir tilkiyi canlandırsak ve bir tilki simülasyonu oyununu oynasak dahi oyun bundan çok daha fazlası. Oyun gerçekten çok dokunaklı ve duygusal bir oyun. Oyunun geliştiricisi bu konunun üzerinde gerçekten çok durmuş olmalı, çünkü beklenmedik zamanlarda ve tahmin edemeyeceğiniz şekilde olaylar gerçekleşiyor. Özellikle bu durum, oyunun sonuna yaklaştıkça tavan yapıyor. Bunların yanı sıra oyun aynı zamanda bir keşif oyunu bunu da unutmamak gerekiyor. Evet genel anlamda duygusal bir oyun ama keşfetmeniz ve yapmanız gereken birçok iş de oyun içinde mevcut. Bence oyunu deneyin kesinlikle pişman olmazsınız. Oyunun Epic Store sayfasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. Şimdi gelin birlikte oyunun sistem gereksinimlerine göz atalım.
Öncelikle Epic Games’in ücretsiz verdiği oyunlara sahip olabilmek için bir Epic Games hesabına ihtiyacımız var. Hesabımızı ücretsiz olarak buradan açabiliriz. Hesabımızı açtıktan sonra sırasıyla şu adımları takip edeceğiz:
The Elder Scolls V: Skyrim oyun tarihinin gördüğü en deli fan kitlesine sahip oyunlardan biri.…
Geliştirici stüdyo Bethesda Softworks’ün dünya üzerinde bulunan tüm konsollara, bilgisayarlara ve mobil platformlara port ettiği…
Coffee Stain Studios’un geliştirdiği ve yıllardır erken erişim halinde Steam üzerinden satılan oyunu Satisfactory, resmi…
Astrobot markası, bir önceki konsol olan PlayStation 4’te olduğu gibi PlayStation 5 için de bulmaca…
Özellikle Türk oyun severler tarafından oldukça saygı duyulan oyun firmalarından olan CD Project Red, 2015…
Aylarca hatta bazı oyun severler için yıllarca süren mistik bekleyişten sonra sonunda Sony PlayStation 5…
View Comments
epic gamesin ücretsiz oyunlarından haberim yoktu sağolun paylaştığınız için among us sunucusundan gördüm burayı devam edin ?