The Witcher 3: Wild Hunt Detaylı İnceleme

The Witcher 3: Wild Hunt, 19 Mayıs 2015’de çıkan ve çıktığı yıl bomba etkisi oluşturan bir oyun. Şu ana kadar aldığı toplam 251 ödül ile en çok ödül kazanan yapım olmayı başardı. Başta The Game Award olmak üzere birçok organizasyondan ”Yılın En İyi Oyunu” ödülünü almış harika bir RPG oyunu aslında. Haydi The Witcher 3: Wild Hunt dünyasına biraz yakından bakalım.

HİKAYE

”…and she sent him a letter, smelling of lilac and gooseberries.”. Açılış cümlesi ile bizi saatler boyunca ekran başında tutacak hikayemiz başlıyor.

Hikaye bu oyunda başlı başına bir deneyim. Oyun Rivialı Geralt’ın, sevgilisi Yennefer’i aramasıyla başlıyor. Yennefer’ın her zaman bir adım arkasında olan Geralt, daha sonra rüyasında Ciri‘yi görüyor ve bunu yol arkadaşı Vesemir’e aktarıyor. Bir efsungerin rüyalarının hiç hayra alamet olmadığını bildiği için Ciri’nin tehlikede olduğunu düşünüyor. Uzun uğraşlar sonucu Yennefer’ı bulan Geralt, dertlerinin daha yeni başlamak üzere olduğunu anlıyor. Çünkü biricik ”kızı” Ciri’nin peşinde, bir zamanlar birlikte at sürdüğü Vahşi Av olduğunu öğreniyor. Gördüğü rüyadan dolayı neden endişelenmesi gerektiğini daha iyi anlıyor.

OYNANIŞ

The Witcher 3: Wild Hunt kombat sisteminde türevlerinden çok ileri bir durumda. Saldırdığınız yaratıklarla girdiğiniz aksiyon sizi adeta o atmosfere ışınlıyor. Karakterinizi geliştirdikçe vuruş kombinasyonları da gelişiyor. Canavar öldürürken adeta dans ediyorsunuz desek yeridir. Ayrıca her öldürdüğünüz yaratık, Yaratık Külliyatı‘na ekleniyor ve bir daha karşılaşırsanız oradan zayıf noktalarını görüp kolayca öldürebiliyorsunuz.

Oyunda silahlarınızın kullanış mekanikleri oldukça yerinde. Rakipleri Skyrim‘le karşılaştırıldığı zaman The Witcher’ın vuruş hissi çok farklı bir boyutta. Oyunda loot sistemi hem ekipmanlar için hemde simya sistemi için önemli bir yer tutarken crafting sistemi de es geçilmemiş. Oyunlarda öge oluşturmayı seviyorsanız sizi tatmin edecek seviyede olduğunu söyleyebilirim. Kabiliyetlerinizi ve büyülerinizi istediğiniz alanda geliştirebiliyorsunuz. Aynı şekilde efsungerimiz Rivialı Geralt’ın kıyafetleri, kılıçlarını da istediğiniz alanda yükseltebiliyorsunuz. Geliştirdiğimiz ögeleri rünler ile daha güçlü hale getirmekte mümkün. Bütün kontrol sizde diyebiliriz.

AÇIK DÜNYA

The Witcher 3: Wild Hunt, oldukça zengin bir açık dünyayla bizleri karşılıyor. Haritanın her yerinde bir görev, canavar topluluğu, hazine avları, çözülmesi bekleyen gizemler, haydut kampları var. Bu da açık dünyaya mükemmel bir canlılık katıyor.

Haritada baştan sona gitmek yaklaşık 40 dakika sürüyor. Açık dünya atmosferi hava koşulları ile çok iyi desteklenmiş. Yağmurlu bir gecede ormanda, cefakar atımız Roach ile birlikte karanlıklara doğru ilerlerken gerilmemek mümkün değil. Çünkü her an her yerde bir canavar sürüsüyle karşılaşabilir ve zor durumda kalabilirsiniz.

GRAFİKLER

Evet, çoğu oyuncu için çok önemli bir konu olan grafiklere geldik. Belki de bir oyun almayı düşünürken takıldığımız en önemli noktaya. The Witcher serisi bu yeni oyunuyla bir önceki oyununa nazaran her anlamda büyük bir ilerleme kaydetmiş durumda. İkinci oyun bile zamanına göre fena durmazken bu oyunla çıta çok yükseklere çıkmış. Özellikle çizim mesafesi diğer oyunlara kıyasla daha hoş duruyor.

Canavar modellemeleri, karakterler modellemeleri, açık dünyadaki grafikler çok başarılı ve hiç bir kolaycılığa kaçılmamış. Ekipmanlar, simya bileşenleri, şehirler, araçlar, arazilerde de aynı şekilde hiç bir detay atlanmamış. Zaten oyunla biraz içli dışlı olunca ne kadar ince uğraşıldığını anlıyorsunuz. Aynı zamanda animasyonlar da gayet akıcı. Yağmurlu bir havada Roach ile koşturmak, akşam güneş batarken haritayı kaplayan kızıllık.. Kısacası oyun tam anlamıyla bir görsel şölen diyebilirim.

KARAKTERLER

Rivialı Geralt

”Dünyaca ünlü yaratık avcısı, Kadim Dilde Gwynbleidd olarak ya da o kadar kadim olmayan bir dilde Ak Kurt olarak bilinen adam hakkında çok şey söyleyebilirim. Çünkü Rivialı Geralt gerçekten eşi nadir bulunan bir birisiydi. Kısa bir karşılaşmanız olduysa ona, kılıç sallayan, basit bir canavar yakalayıcısı, kirli bir mesleğin kavgacı icracısı gibi ifadelerle etiketleyebilirsiniz ancak onu yakından tanıdığınızda sonsuz derinliklerin, benzersiz görüşlerin ve dünyaları aşan geniş tecrübeye sahip bir kişi olduğunu görmeniz çok uzun sürmeyecek.” -Dandelion

Sevgili efsungerimiz Rivialı Geralt. Dışarıdan bakıldığında, alıştığımız tavırları yüzünden huysuz olduğu söylenebilir ancak bu görünüşün altında dostlarının yardımına her zaman koşmaya hazır bir kılıç ustası var. İyi bir espri anlayışı olan, karmaşık aşk hayatıyla ve çok ünlü ”hmm..” repliği ile karşımızda, gönüllerimizde taht kurmaya hazır.

Önceki oyunlarından sonra yüzüne gelen ağırlığı görmek mümkün. Sakallarının dokusu ve uzatılması Geralt’a daha tecrübeli bir hava katmış. Usta bir efsunger olarak karşımıza çıkıyor. Bu modelleme, şahane doku kalitesi ve Nvidia HairWork ile bizlere Geralt’ı daha epik bir biçimde sunuyor.

Cirilla

”Cirilla Fiona Ellen Riannon. Ciri hakkında ne söylebilirim ki? Ona kısaca Ciri dediğimizi, 1251’de doğduğunu, kül rengi saçları ve yanağında bir yara izi olduğunu mu? Bunların hepsi doğru ancak Ciri bunların hepsinden çok daha fazlası. Ciri oldukça maharetli bir efsunger, bir çok tahtın kadın varisi, Kadim Kan’ın son taşıyıcısı, müstesna bir sihir yeteneği bahşedilmiş kudretli bir Kaynak ve Uzay ve Zamanın Hanımı.” -Dandelion

Ciri, Geralt’ın evlatlık çocuğu desek çok basitleştirmiş oluruz. Ciri bundan daha fazlası, Geralt’ın kaderi, onun beklenmedik çocuğu, efsungerimize kaderin en karmaşık ağlarıyla bağlı birisi.

Asırlık efsunger geleneğine takriben Geralt, Ciri’yi Kaer Morhen’e götürdü ve Ciri o zaman Geralt’ın himayesi altına girdi. Geralt ve Vesemir, Kaer Morhen’de Ciri’yi profesyonel canavar avcısı olma yolunda eğitmeye başladı. İşte o zaman Ciri’nin büyü yetenekleri ilk kez ortaya çıktı ve onun bir Kaynak olduğunu öğrendiler. Ciri’nin bu kabileyeti aynı zamanda bir lanetti. Bu yetenek yüzünden gün gelecek bütün dünyadan saklanmak zorunda kalacaktı. Geralt’tan bile..

Ciri, ölümcül bir tehlikeyle karşı karşıya kalacaktı. Vahşi Av Kralı Eredin, onun Kadim Kanı’ndaki gizli gücü kendi emelleri için kullanmak istiyordu. Yolundan asla dönmeyecek olan Vahşi Av, Ciri’nin peşine çoktan düşmüştü.

Yennefer

Rivialı Geralt’ın ilk olarak 20 yıl önce tanıştığı kuzgun saçlı sahire Vengerbergli Yennefer. İkili ilişkili yaşamaya başladığından beri inişler çıkışlar, krizler ve ayrılmalar hiç eksik olmadı. Geralt ve Yennefer’in aşkı ”zıt kutuplar birbirini çeker” tezinin adeta kanıtı.

Leylak ve bektaşi üzümü parfümü ile özdeşleşmiş, sert mizacı ile adeta ana karakterlerden biri halinde. Loncada eğitim alan sahire, bir çok krallıkta görev yaptı. Şimdi ise Nilfgaard İmparatoru ile işbirliği içinde Ciri’yi aramaya koyuldu.

Triss Merigold

Fevkalade yetenekli sahiremiz Triss Merigold, meslektaşları arasında parlayan bir yıldız, Kral Foltest’in eski danışmanı, Sodden Muharebesi’nin meşhur kahramanı olarak biliniyor. Loncanın diğer üyelerinden farklı olarak tamamen kibirden uzak. Hünerli zihni ve sıcak gülümsemesi ile sürekli içimizi ısıtıyor.

Triss ile Geralt arasındaki ilişki aslında 6 ay önce bitmişti. Ancak güzel sahiremiz için hisler o kadar çabuk bitmemişti. Tabi ki bu Rivialı Geralt içinde geçerliydi. Triss hiç bir şey olmamış gibi davranmaya, Geralt ise sahte umursamamazlık ile duygularını maskelemeye devam etti.

Vesemir

Vesemir, Geralt’ın, Ciri’nin ve daha bir çok efsungerin yetiştiği Kurt Okulunun ve muhtemelen kıtadaki herhangi bir efsunger okulunun yaşayan en eski üyesi. Zira hayatı boyunca tüm öğrencilerinden daha fazla yaratık görmüş, bilge bir kişilik diyebiliriz. Diğer efsungerler için manevi bir baba ve akıl hocası karakterine bürünmüştür.

Geralt’ın Yennefer’ı aramasında yardım eden Vesemir, sonrasında yaptığı işe geri döner. Hikayemizde önemli yeri olan Bilge Kurt ile, ilerleyen zamanda yollar yeniden kesişiyor.

”Hiç bir efsunger yatağında ölmez.” -Vesemir

DİĞER KONULAR

Bu oyunun diğer oyunlardan sıyrıldığı çok önemli bir nokta daha var. O da yan görev dizaynları. Çok severek oynadığımız oyunlarda dahi yan görevler basit ve sıkıcı dizayn edilmiştir. Ama bu oyunda yan görevler bile o kadar ince düşünülmüş ki adeta ana görev kalitesini yakalamış durumda. Hatta bazen ana görevden ayırt etmek oldukça güç. Durum böyle olunca da oyunu oynarken hiç bir monotonluk olmuyor.

Oyunda dikkatimi çeken bir diğer hususta canlı ekonomi sistemi. Aldığınız ürünün piyasası bir anda değişebiliyor. Gittiğiniz her tüccar size farklı fiyatlar verebiliyor. Ayrıca oyuna döviz sistemi de koyulmuş. Altınınızı dövize göre bankada bozdurabiliyorsunuz. Bu da oyunu oldukça diri tutan bir diğer öge.

SİSTEM GEREKSİNİMLERİ

Minimum sistem gereksinimleri:

• Intel Core i5-2500K 3.3GHz / AMD Phenom II X4 940
• Nvidia GeForce GTX 660 / AMD Radeon HD 7870
• 6GB RAM
• 64-bit Windows 7 veya 64-bit Windows 8 (8.1)
• DirectX 11
• 40 GB boş sabit disk alanı

Önerilen sistem gereksinimleri:

• Intel Core i7 3770 3,4 GHz / AMD AMD FX-8350 4 GHz
• Nvidia GeForce GTX 770 / AMD Radeon R9 290
• 8GB RAM
• 64-bit Windows 7 veya 64-bit Windows 8 (8.1)
• DirectX 11
• 40 GB boş sabit disk alanı

FİYAT

Bu konuda CD Project Red Türkiye’ye özel bir fiyatlandırma sunmuş ve bu büyük bütçeli yapımı uygun fiyatla almanıza olanak sağlıyor. Hele ki indirim dönemlerine gelirseniz ek paketlerle birlikte çok uygun fiyata oyuna sahip olabilirsiniz.

SONUÇ

The Witcher 3: Wild Hunt‘ı her yönüyle incelemeye çalıştık. CD Project Red önderliğinde ortaya çıkan bu harika maceraya sizin de dahil olmanızı tavsiye ediyoruz. Eğer çoktan bu deneyimi yaşadıysanız yorumlarınızı bizimle paylaşmayı unutmayın. Diğer inceleme yazılarında görüşmek üzere.