Age of Empires; çoğumuzun çocukluğunda yer edinmiş, soluksuz oynadığımız, arkadaşlarımızla ya birlik olup ya savaştığımız o müthiş Türkçe seslendirmeli oyun. İşte benim içinde büyük önemi olan bu oyunun tarihçesine gelişimine neler sunduğuna hep beraber bakalım.
Age of Empires 1997 yılında Ensemble Studio tarafından geliştirilmiş yayınlanması için de Microsoft ile anlaşılmış olan tabanında gerçek zamanlı bir strateji oyunudur. Birçok gerçek olaylardan oluşan senaryo modları, tek oyunculu-çok oyunculu oynanış seçenekleri ile tam bir strateji keyfi yaşatan oyun aslında bu tür oyunların atalarındandır dersek yalan söylemeyiz.
Oyun Motoru Genie olan oyunun 2B izometrik bir yapıdan oynanması şu an için hoş karşılanmasa da o dönem için devrim niteliğinde olan bir grafik yapısına sahipti.
İlk oyun olan Age Of Empires’ı , Age of Empires II ve ek paketleri daha sonrasında yan oyun olarak Age of Mythology ve Age of Empires 3 devam ettirdi. Serinin en çok sevileni Age of Empires II olduğu kuşkusuz. Çoğu oyuncu 3. oyunun 2. oyunun baskısı altında kaldığını ve hak ettiği değeri göremediğini savunmakta. Bana göre de durum böyleyken 3. oyunun karmaşık yapısı oynanış dinamiklerinin değişmesi temel ilk 2 oyundan farklı bir şekilde karşımıza gelmesi oyuncuların kafasını karıştırmış ana, öz oyundan kopmalar olduğu için tekrar 2. oyuna döndüklerini düşünmekteyim. Sizler de düşüncelerinizi yorumlar kısmından paylaşmayı unutmayın!
Oyunun Amacı – Genel Bakış
Oyunun gerçek zamanlı bir strateji oyunu olduğunu söylemiştik. Peki bu stratejiyi neye göre yapacağız, biz kimleri yönlendiriyoruz, kimlerle savaşıyoruz gibi sorular direk olarak aklına geliyor. Oyunda yaşanmış olaylardan esinlenilmiş senaryolar olduğundan bahsetmiştik. İşte tam burada da gerçek milletlerden oluşan toplumları, askerleri, yapıları ve askeri araçları kontrol ediyoruz. Kore‘yi mi seçeceksin o zaman denizde üstünsün, Türk mü alacaksın barutlu birimler de avantajlısın gibi durumlar ortaya çıkıyor. İlk oyunlarda 15’e yakın medeniyet var iken yeni güncellenmiş sürümlerinde ek paketlerle bu sayıyı arttırdılar. Daha çok medeniyet daha çok strateji!
Hal böyle iken karşı seçimlerde boy gösteriyor. Atlı birimlere karşı yaya mızraklı birimler üstün olduğu için yaya birimleri güçlü olan medeniyeti tercih etmek tabi ki öne geçiriyor. Eskiden bunları gözetmeksizin oynardık çoğu oyun gibi. Eskiden rekabet ortamından çok eğlence ortamı vardı. Şimdi ise çoğu oyun gibi maalesef bu oyunu da meta dediğimiz şey ele geçirdi. Aslında bir yandan güzel çünkü rekabet ortamı iyidir hele ki strateji oyunu oynuyorsan daha da güzel oluyor. Ama artık makro oyun dediğimiz duruma döndü Age of Empires. Başlangıçta her medeniyetle yaptığın strateji, aynı işçileri nereye göndereceğin, neler yaptıracağın gibi konular öne çıktı.
‘Oyunu iyice gömdün!’ dediğinizi duyar gibiyim. Aslında oyunun tek can sıkıcı yanından bahsettim (Multiplayer oyunda sunucudan atma sorunu dışında). Yeni çıkan Definitive Edition sürümleri ile tekrardan piyasayı sallayan oyun şu anda hem 4K çözünürlüğe kadar destekli hem 60 FPS desteklemesi ile çok mükemmel durumda. Espor sahnesinde de yerini sağlamlaştırdığı aşikar. Bu oyunu ilk defa duyuyorsanız ve strateji oyunlarına meraklıysanız her şeyi bırakıp bu oyuna göz atın. Göz atmayın manyağı olun olacaksınız çünkü. Saatlerinizi gömebileceğiniz oyun.
Yakın zamanlarda 4. oyunu piyasaya sürmeye hazırlanıyor Microsoft. Dördüncü oyundan önce Age of Mythology’nin yenilenmiş halini bekleyen çoğu oyuncu var. Mitolojik karakterleri de oyuna dahil eden bu fantastik yan oyunun beğeneni de çok iken yenilenmiş sürümü de tadından yenmez diye düşünüyorum.
Oyunu satın almak, incelemek için buradan Steam sayfasına gidebilirsiniz. Microsoft Store’da Game Pass içinde de bulunan oyunu oradan da deneyimleyebilirsiniz. Yazıyı bitirirken Türkiye’yi oynarken Türkçe dublajlara iyice kulak kesilmenizi öneriyorum!
Efendim, Yaparım!
