Oyun sektörü, bize birçok oyun çeşidi sunsa da bazı türler var ki içinde ismi belirsiz pek çok türü barındırıyor. MMOFPS de işte onlardan biri. Bugün, MMOFPS’in derinliklerine inerek sınırlarını keşfedeceğiz.
İlk olarak kendinize “MMOFPS ne?” diye bir sorun. MMOFPS dendiğinde aklınıza hangi oyunlar geliyor. Ben sizin yerinize birkaç örnek vereyim mesela: Paladins, Warface, Wolfteam. Acaba bu oyunlar gerçekten de aynı türde mi?
MMOFPS’i açarsak “Devasa Çok Oyunculu Birinci Şahıs Nişancı” diyebiliriz. Aslında bu uzun isim bize bir sınır çiziyor. Fakat bu, ismindeki gibi “devasa” genişlikte bir sınır…
Gözümüzde canlandıralım. Devasa çok oyunculu olacak, yani çok fazla oyuncuyu içerisinde barındırabilecek. Aynı haritada kitlesel sayıda kişi aynı anda oynayarak bir şeyler yapabilecek. Bunun yanı sıra birinci şahıs nişancısı olacak. Bunu da hepimiz biliyoruz. İşte sorun bu gözümüzde canlanan koca alanda başlıyor.
Zula, Wolfteam, S.K.I.L.L, PointBlank gibi oyunları hepimiz biliyoruz. Bu oyunlardaki menü sisteminden tutun da, oyun içindeki tuşlar veya mermilerin hedefe giderken çıkardığı iz ve ses efektleri bile birbirine aşırı benzerdir. Aslında bu oyunlar kendilerince apayrı bir tür olmuş diyebiliriz. Aynı zamanda; Türkiye’de, bu türdeki oyunların yapımına Zula’nın popülerleşmesi sayesinde daha da çok önem verilmeye başlandı. Bu da, bu tür ayrımını daha da gerekli kılmaya başladı.
Kendimden bir örnek de verecek olursam: eski bir PointBlank oyuncusu olarak PointBlank’ta hilelerin artmasıyla beraber bu türde yeni bir oyun arayışına geçmiştim. Wolfteam oynamak istemiyordum, nedense itici geliyordu. Fakat böyle bir tür olduğunu, Wolfteam ve PointBlank nasıl birbirine benziyorsa yine bu oyunlara benzer oyunlar bulabileceğimi düşünüyordum. Gerçekten de o dönem de pek çok bunlara benzer oyun vardı. Fakat kendisine ait bir ismi olmadığı için asla bulamadım. Benim gibi pek çok oyuncunun var olduğunu sayarsak oyun sektöründeki bu oyunların sırf ayrı bir ismi olmadığı için potansiyel oyuncularını kaybettiğini düşünebiliriz.
MMOFPS’in bir de Warface türü oyunlar kısmı var ki burada da ipler kopuyor. Zira baktığımızda ben Zula gibi oyunlarla, Warface gibi oyunları yan yana getirdiğimde iki oyuna da küfür etmiş gibi hissediyorum. İki oyun da kendi alanında başarılı olmasının yanında dediğim gibi “kendi alanına ait” oyunlar. Vuruş hissiyatından tutun da oyunun geçtiği mekân türü, mekân büyüklüğü, oyuncu sayısı vb. pek çok şey iki oyun için de büyük farklılıklar içeriyor.
Peki bu türleri ayırdığımızda elimize neler geçebilir?
Öncelikle bu dev piyasanın, bu büyük havuzunda en ihtiyacımız olan şey yani filtreleme sistemi daha da gelişmiş olur. Tek bir tür girip, farklı türlerde arama yapmamış oluruz. Bunun yanında reklamlar da daha isabetli olmuş olur. Paladins için arama yapan oyuncunun gözüne Zula reklamı sokulmaz. Bu da daha kazançlı reklamlar demek oluyor. Son olarak da benim zamanında yaşadığım “aynı türde oyun bulamama” sorununu başka oyuncular da yaşamamış olur.
Her ne kadar küçük bir konuymuş gibi görünse de giderek gelişen oyun sektöründen Zula gibi oyunların asıl hor görülme sebebi de bu sorun olabilir. Yanlış reklamlama, yanlış filtreler vb. sorunlardan dolayı oyuncular ilgilenmedikleri bu oyunların sürekli önlerine çıkmasından dolayı onlara nefret besliyor olabilir. Ki bu sorunun çözümü; aslında koca bir türü, üstüne üstlük Türklerin de içinde çok fazla bulunduğu bir türü kurtarmış olacaktır. Bu yüzden umarız şu tür için daha geniş bir isimlendirme yapılır da, bütün bu “küçük” ama sonucu büyük sorunlar ortadan kalkar.
