Outriders 1 Nisan’da PlayStation 4, Xbox One, PlayStation 5, Xbox Series X / S, Google Stadia ve PC platformlarına çıktı. Oyuncu sayılarına baktığımızda başarılı bir çıkış oldu diyebiliriz. Ancak oyunun sunucuları ilk birkaç gün oyunu oynanamaz hale getirdi. Sunucu sorunu dışında, oyunun sürekli çöktüğünü de belirtmek gerek. Lakin şu anda, bu sorunların büyük bir çoğunluğu çözülmüş durumda.
Yani ilk zamanlar biraz sancılı geçti. Ancak oyunu son birkaç haftada toplamda 45 saat civarında oynamayı başardım. Bu süre zarfı içerisinde oyunda bulunan 4 sınıftan birisi ile hikayeyi baştan sona bitirdim. Ayrıca hikaye sonrasında açılan ekstra içerikleri de oynadım. Bütün bunları oyunun izin verdiği ölçüde en zor seviyede oynadım. Bu inceleme yazısında sizlere oyun hakkında deneyimlerimden bahsettikten sonra oyuna ödediğim paraya değip değmediğini açıklayacağım.
Hikaye
Çok spoiler vermeden oyunun hikayesini özetleyecek olursak, Dünya yaşanılamaz bir hale geldiği için, insanlık toplanıp bir uzay gemisine binip kaçıyor. Tabii bu uzay gemisinde insanlığın en başarılı bireyleri bulunuyor. Uzayda dondurulup uyutulduktan sonra, uzun bir süre geçiyor ve sonunda Enoch adlı yeni yuvamıza ulaşıyoruz. İlk başta herşey çok güzel başlasa da daha sonrasında olaylar kötüleşiyor.
Anomaly olarak adlandırılan bir fırtına ile karşılaşmamız sonrasında, ekibizimin büyük bir çoğunluğu ölüyor. Ancak biz, tam bir klişe olarak hayatta kalıyoruz ve fırtınaya ölmek yerine, ondan etkilenerek süper güçler elde ediyoruz.
Outriders ismi nereden geliyor diye soruyorsanız, cevabı çok basit. Yeni gezene yerleşme kapsamında, Enoch’a ilk ayak basan insanların oluşturduğu grubun ismi Outriders. Ana amaçları gezegenin güvenliğinden emin olmak ve keşifte bulunmak. Yani bir tür öncü ekibiz.
Daha sonrasında, ana karakterimiz bir olaylar zinciri sonrası yaralanıyor ve tekrar dondurulup uyutuluyor. Tekrardan uyandığımızda ise, ilk geldiğimiz gezegenden eser kalmadığını görüyoruz. Yaklaşık bir 30 yıl içerisinde Enoch, kıyamet sonrası cehennemi andıran bir yere dönüşmüş durumda. Biz de bu yeni dünyada hayatta kalmaya çalışırken, aynı zamanda gizemli fırtınanın sırlarını öğrenmeye çalışıyoruz.
Hikaye bizi gezegenin çok farklı yerlerine götürüyor ve genel olarak heyecan dolu bir macera sunduğunu söyleyebilirim. Hikaye etrafında gelişen karakterler ise biraz zayıf kalmış durumda. Yan görevlerde tanıştığımız karakterleri çoğunlukla bir daha görmüyoruz. Ekibimizin parçası olan insanlar ise çok kolay bir biçimde ölebiliyorlar.
Yapımcılar kara mizah dolu ciddi bir hikaye yaratmaya çalışmışlar. Ancak oyundaki diyalogların tamamına yakını kötü ötesi. Ben bu oyunu arkadaşlarım ile oynadığımda, neredeyse her sinematikte gülmekten göz yaşlarımız akıyordu. Yani bunun tam anlamıyla bir negatif olduğunu söyleyemeyeceğim.
Genel olarak oyunun sunduğu dünyanın ve hikayenin diğer bilim kurgu evrenlerinden farklı olarak anlar yaşatabildiği için, oyunu bu bakımdan ortalamanın bir tık üstünde değerlendireceğim. Ancak gerçekten zayıf yanları olduğu da unutulmaması gerek.
Oyunun Temel Sistemleri Neler?
Oynanış olarak Outriders, gerçekten beni kendisine bağladı. Hikaye ilginizi çekmese bile, üstünüze gelen sürüce düşmanı yetenekleriniz ile ezip geçmek gerçekten eğlenceli. Burada önemli olan bir nokta var. Oyunun silah hissi ile yeteneklerinin oynanışı çok farklı.
Sadece silahlara yoğunlaşırsanız, emin olun bu oyundan zevk alamazsınız. Silah hissi genel olarak, türünün benzerlerine göre zayıf kalmış. Silah sesleri genel anlamda iyi tasarlanmamış. Bu bakımdan, genel olarak ses departmanında oyun çok zayıf. Farklı objelerin çıkardığı sesler birbirine girdiğinde, duyduğunuz her şey çamura dönüşüyor.
Sesi bir kenara koyalım. Oyunda silah tasarımları, en nadir olanlar dışında pek iç açıcı değil. Loot sisteminin güzel olması bu eksikliği kapatsa da, bu bence yine de değinilmesi gereken bir konu.
Oyunun başlangıç yerlerini her sınıf ile oynamama rağmen, hikayeyi baştan sona sadece pyromancer ile bitirdim. Sınıfları özetlemek gerekirse; Devastator oyunun tank sınıfı ve yakın menzile sahip. Pyromancer orta menzilli ve ateş elementini kullanarak savaşıyor. Technomancer uzak mesafe support diyebileceğimiz alet edevat kullanan bir sınıf. Son olarak ise, trickster yakın mesafe vur kaç taktikleri üzerine kurulu suikastçı diyebileceğimiz bir sınıf.
Outriders’ı Özel Yapan Ne?
Peki silah hissi bu kadar kötü olmasına rağmen ben neden Outriders’ın oynanışını sevdim?
İlk olarak bu oyundaki yetenek sisteminin sunduğu potansiyel çok yüksek. Yeteneklerin çok eğlenceli ve bekleme sürelerinin çok az olduğunu da hesaba kattığımızda, Outriders, oyunculara bitmek bilmeyen aksiyon dolu savaşlar yaşatıyor. Oyundaki neredeyse her yetenek, diğer yetenekler ile birleştirilebiliyor. Sonuç olarak bu akıcı bir oyun hissine dönüşüyor.
Oynanışı eğlenceli kılan 2. nokta ise, oyundaki mod sistemi. Modların temel amacı oyun stilinizi belirlemek. Outriders, benzeri oyunlardan farklı olarak, yetenek özelleştirmeden çok mod sistemine dayalı bir özelleştirmeye sahip. Fotoğrafta da gördüğünüz üzere, 3 farklı tip mod derecesi var. Modlar seviyelerine göre güçlenmekte, ancak sahip olduğunuz build için en güçlü modlardan birini seçmenize gerek olmayabiliyor.
Örneğin 1. seviye zırh modları yeteneklerinizi etkilerken 2. seviye modlar daha genel çalışıyor. 3. seviye modlar ise hem yetenek hemde genel anlamda güçlü artılar sunuyorlar. Silahlarda bu biraz daha basit. 1’den 3’e gittiğinizde modlar silahınızın gücünü doğrudan arttıran yetenekler veriyor ya da yeteneklerin süresini kısaltıyor. Aslında şöyle baktığımızda, Outriders Division ya da Anthem’dan çok, Diablo’ya benzeyen bir sisteme sahip.
Sürekli yeni modlar elde edip buildinizi geliştiriyorsunuz ve daha zor düşmanları alt etmeye çalışıyorsunuz. Benim gibi özelleştirmeyi seven insanlar, bu sisteme bayılacaklardır. Silahlar ve zırhlar genel anlamda tamamen özelleştirilebiliyor. Ancak görünüşleri maalesef değişmiyor.
Her sınıfın birde yetenek ağacı bulunuyor. Ancak bu kısım size çoğunlukla pasif artılar sunuyor. İstediğiniz zaman, hiçbir ücret ödemeden bu ağacı özelleştirebiliyor olmanız ise sürekli karakterinizi değiştirebileceğiniz anlamına geliyor.
Genel Oynanış
Bir de tabii oyunun genel oynanışı var. Division’da olduğu gibi Outriders’da bir cover sistemine sahip. Ancak bu iki oyun bu sistemi tamamen zıt olarak kullanıyor. Division’da cover oyunun temelini oluştururken, Outriders’da bir son çare mekanizması olarak bulunuyor.
Oyunda genel olarak agresif olmanız gerekiyor. Oyunda bulunan bütün sınıflar hasar vererek canlarını kazandığı için, duvarın arkasından saklanarak oynamanız neredeyse imkansız. Düşmanların üstüne gidip onları sıkıştırmanız gerekiyor. Bunu yapmazsanız, oyunun yapay zekası size aynısını yapacaktır. Bu bakımdan, bazen biraz fazla zeki olabiliyorlar.
Outriders’ın oynanışı nasıl ilerliyor diye merak ediyorsanız, aşağıdaki videoyu izleyebilirsinin:
Oyunun cover sisteminin hissiyatı pek iyi değil. Ancak dediğim gibi son çare mekanizması olduğu için, İyi olmasına da açıkçası gerek yok. Ben, yapımcıların bu sistemi sanki düşmanların kullanması için tasarlayıp sonradan oyuncuların da kullanmasına izin vermişler gibi hissettim.
Sonuç olarak, Outriders oynanış bakımından mükemmel bir oyun değil. Ancak o kadar geniş bir özelleştirme sistemine sahip ki ben eksiklerini gözden çıkarmaya hazırım. Daha önce neden böyle Diablo benzeri 3. şahıs shooter yapılmadığını anlamış değilim. Umarım gelecekte bu tür oyunları daha fazla görebiliriz.
Outriders Oyun Sonu Deneyimi
Outriders’ın sürekli gelişen bir oyun olmamasını hesaba kattığımızda, oyun sonu deneyi beni şaşırttı. Oyunun, oyun sonu deneyiminin ismi Expeditions. Oyun haritasının farklı yerlerde kendi içlerinde özel olarak var olan bu görevler oyunculara zor anlar yaşatıyor. Tabii bu zor görevleri bitirdiğiniz taktirde alacağınız ödüllerin de kalitesi aynı derecede artıyor.
Normal oyunda 15 farklı tier (zorluk derecesi) bulunuyordu. Expeditionlar ise kendi içlerinde 15 farklı seviyeye ayrılmış, lakin bunlar ana oyunun zorluğundan farklı. Eğer ana oyunda 15. zorluk seviyesine ulaşırsanız, expeditionlarda 6. seviyeden başlarsınız.
Bu görevler genel anlamda bir hikayeden yoksun ve tonlarca düşmanı öldürmeye dayalı işliyor. Görevlerde en iyi ödelleri almak için, zamana karşı yarışmanız gerekiyor. Burada oyunun özelleştirme ayarları gerçekten gün yüzüne çıkmaya başlıyor. Çünkü hem üst seviye modlar, yetenekleriniz bu noktada açılmış oluyor hem de zorluk seviyesindeki sert artış sizin bütün gücünüzü kullanmanız için zorluyor.
Oyun sonu deneyiminin tek zayıf diyebileceğim tarafı, o noktaya gelene kadar oyunun sizi biraz fazla oyalıyor olması. Yani zaten oyunda zırh ve silahlarınız için yetenekleri açmanız uzun bir süre alıyor. Oyun sonuna gelene kadar emin olun, bu yeteneklerin en fazla 2/5 açmış olacaksınız. Dolayısıyla bazı oyuncular bu noktaya gelmeden sıkılabilirler.
Genel olarak Outriders’ın oyun sonu deneyimi hoşuma gitti. Oyunu beğenenler, 4 farklı sınıfı da yüksek seviyelere getirip, zorlu expeditionlarda yeteneklerini sonuna kadar kullanabilirler.
Outriders Zayıf ve Güçlü Yanları Neler?
Bu kadar şeyden bahsettik, peki Outriders’ın zayıf ve güçlü yanlarını özetlemek gerekirse ne diyebiliriz?
Oyun genel anlamda eğlenceli lakin birçok zayıf noktası da bulunuyor. Outriders tam boyutlu bir oyun ile bağımsız bir oyun arasında bir yerde bulunuyor gibi. Her konuda kendisini, türevlerinden farklı kılabiliyor lakin bazı sinir bozucu yanlar da var.
Karakter yaratma ekranı, oyunun demo sürümü ile aynı kalmış. Yani elinizde, karakterinizi özelleştirmek için çok seçenek yok. Seçebileceğiniz suratların çoğu zaten çirkin olduğu için, oyunda gördüğünüz bütün karakterler birbirine çok benziyor.
Harita yapısı 2010’lardan kalma gibi ve haritalar arası geçiş eski kalmış. Haritalar genel anlamda, sanatsal olarak kendisini çok öne çıkarmayı başaramıyor. Karlı dağlar, ormanlar ve çöl gibi standart yerler mevcut. Birde oyunda haritada hangi alanda olduğunuzu görebiliyorsunuz. Ancak tam olarak alanın içinde nerede bulunduğunuz söylenmiyor. Bu, benim defalarca yönümü bulamadığım için kaybolmama sebebiyet verdi.
Hikaye zaten bahsettiğim gibi karakter gelişimi açısından çok zayıf. Diyaloglar ciddi olmaya çalışan bir oyun için, tam anlamıyla bir komedi. Çok kötü demek doğru olmaz, ancak kendisinden çok birşey beklemeyin.
Silah hissiyatı kötü olmasına rağmen, karakter yeteneklerinin silah ve zırh özellikleri ile birleşmesi sonucu eğlenceli bir oynanış sunuyor. Oyun sonu deneyimi de genel olarak iyi, ancak sürekli aynı görevleri yapmak tabii ki oyuncuları belli bir yerden sonra sıkacaktır. Farklı aktivitelerin bulunmaması burada bir zayıf nokta olarak gösterilebilir.
Oyunun canlı gelişen bir oyun olmadığını da unutmayın. Outriders, Division ve Destiny gibi sürekli güncelleme alacak bir oyun değil. Yapımcılar, oyunun başarılı olması durumunda DLC hazırlayabileceklerini söylediler ama bunun dışında elimizde bir şey yok. Yani bu oyunun bir sonu var. Bitirdikten sonra başka bir oyuna geçmeniz gerekiyor.
Yani oyun özetle, karışık bir meyve tabağı gibi ancak içerisindeki bazı meyveler bayatlamış.
Outriders Verilen Paraya Değer mi?
Gelelim en önemli soruya. Outriders paranızı almayı hak ediyor mu?
Ben oyuna Steam üzerinden 289₺ verdim. Tek bir karakterde oyunun sunduğu herşeyi yaptım, ve bu ortalama 50 saat sürdü. Bunları söylüyorum çünkü günün sonunda bunun, sizin için yeterli olup olmadığını siz karar vereceksiniz. Ben oyunu oynarken eğlendim mi? Evet. Peki başka insanlara tam fiyattan almayı tavsiye eder miyim? Hayır.
Oyun bir baş yapıt değil. Bu durumda kimseye Outriders’ı tam fiyattan almalarını tavsiye etmem. Ancak bir Xbox konsolunuz var ise oyunun Xbox Game Pass içerisinde olduğunu hatırlatmak isterim. Oyunu 1 ayda bitireceğinizi var sayarsak, Outriders kesinlikle 30₺ verilip de oynanabilecek bir oyun.
Oyunu merak eden diğer herkes, bence indirimleri beklesin. Outriders, yarı fiyatına indiği zaman ve özellikle 3 kişilik bir grupta oynayacaksanız tavsiye edebilirim. Tek kişilik bir deneyim olarak ise zayıf yanları sizi oyunun erken saatlerinde soğutabileceği için, oyunun ortasından itibaren açılan özelleştirme seçeneklerini görmenizi engelleyebilir.
İncelememizi okuduğunuz için teşekkürler. Benim Outriders hakkında diyeceklerim bu kadar. Eğer aklınızda bir soru işaret kalmış ise, aşağıdaki yorumlar kısmından sorabilirsiniz.